Arnavutköy Masaj Salonu

Arnavutköy Masaj Salonu

Arnavutköy Masaj Salonu “Evet ama ben yine de Julius’un senin hakkında kanaatini sormuş olacaktır kadar ileri gittiğine inanamıyorum,” dedi irene. “Düşününce oldukça mantıklı bir hareket benzer biçimde geliyor.” irene bakışlarını ona dikti. “Biliyor musun çoğu insan masum bir kör randevunun aslen gizli saklı bir polis operasyonu olduğunu fark ettiğinde oldukça öfkelenebilir.” “Benim daha büyük sorunlarım var şimdi,” dedi Grace. “Bizim Witherspoon Way’de dediğimiz gibi, Bugün önceliklerime odaklanıp önemsiz saçmalıkları görm ezden geleceğim” irene yüzünü buruşturdu. “Bunu şimdi uydurdun, değil mi?”

“Evet. Kulağa güzel gelmiyor mu sence de?” Bir süre sessiz bir şekilde kahvelerini içtiler. Aralarındaki sessizlik ancak uzun bir dostlığın getirebileceği türden bir sessizlikti. Birazcık sonra irene oturduğu koltukta kıpırdanmaya başladı. “Hadi bu durumu tersine çevirelim,” dedi peşinden. “Julius Arkwright hakkında ne düşünüyorsun?” “Sıkılmış.” “Ne?” irene ona bakakaldı, şaşırmıştı. “Devlin ve ben onun bir tür hafifçe depresyon geçiriyor olabileceğini düşünüyoruz. Birkaç yıl önce boşanmış olduğundan beri doğru dürüst kimselerle çıkmadı bile.”

Arnavutköy Masaj Salonu

Arnavutköy Masaj Salonu Nefes Al Grace omuz silkti. “Gayesi yok, akıntıya kapılmış gidiyor. Can sorunsı bazı insanlarda depresyonu çağrıştırır.” “Psikolog kesildin başımıza.” “Haklı olabilirsin. Ama hatırlarsan o eski akıl hastanesindeki olaydan sonrasında annem beni devamlı psikologa götürmüştü. Çok şey öğrendim ondan. Siz niçin Julius’un depresyonda bulunduğunu düşünüyorsunuz peki?” “Dev, Julius’un, şirketini satmayı ciddi olarak organize ettiğinü söylemiş oldu,” dedi irene sessizce. “E ne olmuş ki? Bir sürü insan şirketlerini büyütüp sonra da satıyor. Bu çoğu iş adamı için bir rüyanın gerçekleşmesi demek.”

“Dev, Julius’un durumunun bu şekilde olmadığını söylüyor.” “neden ki?” “Julius, Arkwright Yatırım Şirketi’ni sıfırdan kurmuş,” dedi irene. “Dev’in söylediğine nazaran Julius bütün alın terini oraya akıtmış. Bu işi çok seviyor ya da minimumından eskiden çok seviyormuş. İşinde iyi olduğundan bir servet yapmış. Fakat iki yıl kadar önce karısı onu bırakıp başka bir adama kaçmış.” Grace omuzlarını kaldırdı. “yine ediyorum, e ne olmuş yani?” “Vay be.” irene gözlerini kırpıştırdı.